21 Haziran 2012 Perşembe

HAMBURG




Hamburg'a gitmeden önce Hamburg ile ilgili tek bildiğim şey Almanya'nın liman şehri olmasıydı. Liman da deniz kenarında olur. Ama burada öyle değilmiş. Hamburg bir kanal şehri ve liman da bir nehrin, Elbe Nehri'nin üzerinde.
Hamburg Almanya'nın ikinci büyük şehri. Üç tane nehrin kesiştiği yerde kurulmuş: Elbe, Alster ve Bille. Şehrin içindeki kanallar üzerinde ikibinden fazla köprü mevcut.
 Madison Hotel'de kaldık. Şehir merkezi ile limanın arasında tavsiye edebileceğim bir hotel.
Hamburg
Sabahın çok erken saatlerinde İstanbul'dan Hamburg'a uçtuk. Otele yerleşir yerleşmez soluğu yemek için Hamburg'un merkezinde aldık.Öğle yemeğimizi Daniel Wischer'de yedik.
 
Daniel Wischer Hamburg'da çok bilinen harika deniz ürünleri yemekleri olan bir restoran. Burası Hamburg'un en işlek caddelerinden Spitaler Strasse'de. Kuzey denizi balıklarından oluşan zengin bir menüsü var. İster içeride, ister dışarıda oturun. Restoranın girişinde al götür tarzında hizmet veren bir bölüm de var.
Karnımızı balıkla doyurduktan sonra Alster Gölü'ne doğru yürümeye başladık.
Hamburg
Alster Gölü aslında Alster Nehri'nin devamı. Şehir merkezine yakın, fotoğraftaki köprüye kadar olan küçük bölümün adı Binnenalster,  büyük kısım ise Aussenalster.
Hamburg
 Binnenalster Gölü'nün kıyısında insanlar güneşleniyorlar.
Hamburg
  Alster Gölü kuğuları ile ünlü bir göl. Bu kuğular ve ördekler belediye tarafından koruma altına alınmışlar.
Hamburg
Bu semtin adı Jungfernstieg. Alster Gölü'nün gezinti tekneleri buradan kalkıyor. Vakit geçirmek için oldukça güzel bir yer. Ana caddesi boyunca belli başlı büyük mağazaları bulmak mümkün.
Hamburg
Hamburg'un dikkatimizi çeken yanlarından bir tanesi de yerlerin (fotoğrafta görünen merdivenlerin üzeri mesela) çok pis olması. Pisliğin sebebi ise insanların ellerindeki plastik bardaklardan taşan bira köpükleri.
 Jungfernstieg'den diğer görüntüler.
Hamburg
Hamburg 
Meydanda yere gazoz  kapaklarını (büyük ihtimal bira şişesi kapakları) döktüler. Çocuklar bu kapaklarla oynadılar.
Hamburg
Abercrombie & Fitch Hamburg Mağazası'nın girişi.
Hamburg
Akşam üzeri Alster Gölü'nde gezinti yapmak üzere tekneye bindik.
Hamburg
 Kızım uyudu uyuyacak.
Hamburg
Dışarısı pek bir güzel görünüyordu. Ama bu daha birşey değilmiş.
Hamburg Alster Gölü
 Kızım babasının kucağında uyuyakaldı. Bir aletle kaptanın Almanca anlattıklarını İngilizce olarak dinleme imkanı var.
Hamburg
Ben teknenin açık kısmına geçip fotoğraf çektim.
Hamburg
Alster Gölü'de gezinti yapmak isteyenlere gün batımına yakın saatleri tercih etmelerini tavsiye ederim. Hamburg
Açıkçası böyle bir güzellikle karşılaşacağımızı hiç tahmin etmiyorduk.
Hamburg

Hamburg
Sık sık balık tutan insanlarla karşılaştık.
Hamburg
Alster Gölü Hamburg'un gizli cenneti.
Evlerin azaldığı, neredeyse doğa ile başbaşa kaldığımız bu bölümde gezi teknemiz motorun hızını iyice azalttı. Sadece kuş seslerini duyuyoruz.
Hamburg
Alster Gölü kıyısında sadece özel evler değil, çok sayıda park da var.
Hamburg
Hamburg
Hamburg
Yavaş yavaş şehir merkezine yaklaşıyoruz. 
Hamburg
Hamburg
Hamburg
Şehir ve doğa birbirine bu kadar yakın Hamburg'da.
Hamburg
Hamburg'da güneşli bir hava beklemiyorduk. Genellikle hava kapalı ve yağmurlu olurmuş. Bizim şansımıza kaldığımız 4 gün boyunca hep güneş vardı. Yine de oldukça soğuktu.

 Köprü altı çadırları.
Hamburg
 Alster Gölü'nden Jungfernsteig.
Hamburg
Alster Gölü gezintimiz sona erdi. Çok memnun kaldık.
Hamburg
Ertesi gün sabah yedide (07:00) Hamburg Balık Pazarı'na gitmek üzere otelimize en yakın U-bahn durağında idik. Bir de S-bahn hattı var ki onun ne farkı olduğunu anlayamadım.
 U-bahndan 1-2 durak sonra indik ve Hamburg'un Balık Pazarı'na (Fischmarkt) doğru yürümeye başladık. Sabahın köründe yığınla insanı limanın paralelindeki bu yolda görünce şaşırdık.
Hamburg Balık Pazarı yani Fischmart sadece Pazar günleri kuruluyormuş. Sabah 5:00 ile 09:30 arasında açıkmış. 1703 yılından beri kurulan tarihi bir pazar.
Bence bu satıcı bizim hemşeridir.
Hamburg
Balık pazarında sadece balık satılıyor zannediyorduk.
Hamburg
Balığın yanısıra meyve-sebze, kılık-kıyafet, aslında herşey satılıyor. Büyük bir pazar yeri. 
Hamburg
Bu satıcıların Türk oldukları o kadar açıktı ki muhabbete direkt Türkçe başladım. Hamburg
Biz herkesin elinde bira şişeleri ve bardakları gördük ama sabah sabah kahve içen de varmış!
Hamburg
 Hamburg Balık Pazarı'nın yan tarafı Elbe Nehri. Hamburg Limanı sabah saatlerinde.
Hamburg Elbe
 Hamburg Balık Pazarı'nın esas balık satışının yapıldığı yer olarak düşündüğümüz bu tarihi binaya doğru ilerledik. Yaklaşınca içeriden canlı müzik sesi geldiğini farkettik. Şaşırdık. Neler oluyordu orada?
Yüksek volumlü rock müziği eşliğinde içeri girdik. İçerisi ayrı bir dünyaydı. Dikdörtgen şeklinde kocaman bir bina. İki ucunda iki sahne. Her yer bank şeklinde uzun masalarla dolu. Masalar tıklım tıklım dolu. İnsanlar rock dinleyerek kahvaltı ediyorlar.
Hamburg fisch markt Hamburg fish market
Kahvaltı aynı mekanın içindeki bir bölümde hazırlanıyor.
Hamburg fisch markt Hamburg fish market 
Kahvaltı yumurta ve patates ağırlıklı.
Hamburg fisch markt Hamburg fish market 
Yanında da bira.
Hamburg fisch markt Hamburg fish market 
Ve rock müzik.


Vaktiniz varsa videoyu sonuna kadar seyredin bence. Dans edenler gerçekten çok komikler.
Hamburg fisch markt Hamburg fish market 
Sal ve çocuklardan ayrılıp fotoğraf çektim.
Hamburg fisch markt Hamburg fish market 
Şimdiye kadar çektiğim en keyifli huzme fotoğraflarıydı.
Hamburg fisch markt Hamburg fish market 
Hamburg fisch markt Hamburg fish market
Hamburg fisch markt Hamburg fish market
Sağ öndeki arkadaş fotoğraflarını çekip e-mail adresine göndermemi rica etti. Kabul ettim. Bir yandan da bu insanlar pazar sabahı nasıl oluyor da bira içip, sarhoş olmak istiyorlar diye merak ettim. Bloğu hazırlarken öğrendim: Buradaki çakırkeyif insanlar Cumartesi gecesi eğlencesine devam ediyorlarmış. Önceki akşamdan kalmalar yani. 
Hamburg fisch markt Hamburg fish market 
Yarım saat sonra başka bir grup diğer tarafta sahneye çıktı. Onları da bir süre dinledikten sonra mekandan ayrıldık.
Hamburg fisch markt Hamburg fish market 
Konser salonundan çıktıktan biraz sonra cadde tarafında gürültü duydum. İnsanların ellerinde kırmızı şakşaklar alkışlıyorlar.
Hamburg
Ne koşusu olduğunu bilmiyorum ama katılım çoktu.
Hamburg 
Bizim için sürprizlerle dolu bir sabah oldu.
Hamburg 
 Sonrasında temizlik var.
Hamburg 
Hamburg Balık Pazarı'na son bir kez baktıktan sonra yolumuza devam ettik.
Liman boyunca yürümeye başladık. Saat henüz 11:30 olmasına rağmen uzun bir gün geçirmişiz gibi hissediyoruz. Hamburg
 Elbe Nehri'nin altına karşı kıyıya geçmek için kanal kazılmış. Arabalar bir asansörle aşağıya iniyor ve bu kanaldan geçiyorlar. Oldukça derin ve baş döndürücü.
Hamburg 
Hamburg Avrupa'da en çok köprüsü olan şehirmiş. 
 Limandaki köprüler eğimli. Sol tarafta fark ettiyseniz Hard Rock Cafe var.
Hamburg 
Hamburg'un şehir merkezi içindeki kanallarında tekne ile gezinti yapmak için bilet aldık. Kalkış saatini beklerken yukarıdaki fotoğrafı çektirdik. 
 Yaklaşık bir saatlik bekleyişin ardından sandaldan hallice bu teknelerden birine 25-30 kişi dolduk. Hamburg 
Daha önce Hamburg Balık Pazarı'nda da gördüğümüz, durmadan bira içen, sarhoşluğun etkisiyle muazzam gürültü yapan bu arkadaşlar  tekneye binince biz indik. Aynı ortamda bir saat boyunca birlikte kapalı kalmayı göze alamadık. Biletlerimiz yandı.
Hiç vakit kaybetmeden kanal gezisi yerine liman gezisi yapan yukarıdaki arkadan çarklı için bilet aldık. Hamburg
 İyi ki de almışız. Burası bize Titanik gibi geldi. Sal ve çocuklar üst kata fotoğraf çekmeye çıktılar. Ben masalardan birine kafamı koyup uyudum.
Hamburg 
 Burası da üst kat imiş. Bundan sonraki liman fotoğrafları ben uyurken Sal tarafından buradan çekildi.
Hamburg 
Hamburg  
Yan tarafındaki merdivenlerden çatısına yürünen bir bina.
Hamburg 
Hamburg
Hamburg
Hamburg
Hamburg 
Unilever binası.
Hamburg
Fotoğraflarda sık sık görülen inşaat halindeki bu bina Hamburg'un yeni konser salonu olacak. Elbe Philharmonic Hall.
Queen Elizabeth'i bu kadar yakından gördük.
Hamburg

Kanal gezimizin ardından birşeyler atıştırıp Hamburg'da mutlaka ama mutlaka görülmesi gereken bir mekana gittik. Miniatur Wunderland.
 Miniatur Wunderland'a kısaca model-maket müzesi diyebiliriz. Akıllara durgunluk verecek bir yer. İnsan azmi ve sabrının neleri başarabileceğinin somut örneği.
Hamburg 
Miniatur Wunderland'ın videosunu mutlaka seyredin derim. Tam ekran modunda. Hamburg 
İki kardeşin uğraşarak ilk olarak Ağustos 2001'de açtıkları bir minyatür kent. Yıllar içerisinde yeni bölümler eklenmiş ve sürekli büyümüş.
Hamburg  Miniatur Wunderland
2011 itibariyle 12,000 metre ray uzunluğu, 11,000 vagon, 300,000 ışık, 215,000 ağaç, 200,000 insan figürü mevcutmuş.
Hamburg  Miniatur Wunderland 
 
Havaalanındaki uçağın iniş ve kalkışının videosunu Sal çekti. 
Tepe ışıkları kapatılarak modellerdeki ışıklar açılıyor ve gece moduna geçiliyor. 15 dakikada bir gece ve gündüz yaşanıyor.
Hamburg  Miniatur Wunderland
İnsan burada tüm gününü geçirse bile her ayrıntıyı incelemek imkansız gibi. O kadar çok minik minik detay var ki! 
Hamburg  Miniatur Wunderland
Tek bir bölümdeki her figürü incelemek bile dakikalar alıyor. 
Hamburg  Miniatur Wunderland
 İnsan figürlerinin büyüklüğü yaklaşık 2 cm.
Hamburg  Miniatur Wunderland
İçerisi ziyaretçilerle tıklım tıklımdı. Çoğu zaman maketlere bakmak için kendimize yer açmak zorunda kaldık. Girişte sıra beklememek için internetten rezervasyon yaptırdık.
Hamburg  Miniatur Wunderland 
 Dolaşmaktan yorgun düştük. İki kez kafeteryasında dinlendik.
Hamburg  Miniatur Wunderland 
Hamburg Limanı'nın maketi. Hamburg'un yanısıra Avusturya, Amerika, İskandinavya ve İsviçre'den de manzaralar var.
Hamburg  Miniatur Wunderland 
Kontrol odası.
Hamburg  Miniatur Wunderland  
Gerçek gibi.
Hamburg  Miniatur Wunderland 
Burası da Hamburg'un ana tren istasyonu "Hauptbahnhof". Ama maketi değil. Gerçek. Ertesi gün U Bahn ile merkez istasyona geldik.
İstasyondaki bir kafeteryada kahvaltı ettik. Türk olan garson kızla uzun uzun muhabbet ettik. 
Hamburg
Sonrada Hamburg'u yukarıdan görmek için balona bindik.
Hamburg semalarında 150 metre yukarıya çıkmak üzereyiz.
Haus der Photographie Deichtorhallen Hamburg. Hamburg'un uluslararası çağdaş sanat ve fotoğraf galerisi balonun hemen arkasında yer alıyor.
Yavaşça yükseliyoruz. Hamburg'un merkez tren istasyonu ve hemen arkasında Alster Gölü'nü kuş bakışı görüyoruz.
Sağ önde ünlü Alman dergisi Der Spiegel'in binası. Arkada Elbe Nehri ve Hamburg Limanı, ön tarafta kanallar ve eskiden depo olarak kullanılan binalar.
Elbe Nehri'nin devamı.
Hamburg 
 Hamburg'un merkezinin yukarıdan görünüşü.
Elbe Nehri'nin devamı ve raylar...
Hamburg 
İnişe başladık. Bu fotoğraf balonun ortasından çekildi. Ortadaki siyah çizgi balonu yere bağlayan halat. Hamburg
Balondan indikten sonra yukarıdan gördüğümüz kanalları yer seviyesinde gezmeye başladık. Hamburg'da eskiden limanın depoları olarak kullanılan binalar.
Hamburg
Ördek Hamburg'un simgelerinden birisi midir bilmiyorum. Ancak bu oyuncak ördeklerden otelimizdeki havluların üzerinde bir tane vardı. Bize iki tane gerekliydi. Bir tane daha aldık. Pek çok dükkanda satılıyor bunlardan.
Kanallar boyunca yürüyoruz.
Hamburg 
Kalbim kilitli.
Hamburg 
Panorama fotoğraflarının hepsini Sal çekti. 
Hamburg 
Hamburg
Kanallarda suların çekildiğini farkettik. Yoksa gel-git mi?
Hamburg  
Dönüşte bir de baktık ki sular geri gelmiş!
Hamburg 
Suların çekilmesinin sorumlusu burasıymış. 
Hamburg 
Sokak ortasındaki konfor.
Hamburg

İkinci Dünya Savaşı'nda önce Hamburg'da 30,000 den fazla Yahudi yaşıyormuş. Bunların üçte biri Grindel Mahallesinde otururmuş. Onların anısına apartmanların önündeki kaldırım taşlarının arasına bu taşlar yerleştirilmiş.
Hamburg'da güneş batarken vakit geçirmek için güzel mekandı burası. 
Biz de Hamburgerler gibi akşam güneşinde mayıştık.
Hamburg 
Ertesi sabah Hamburg'un merkezindeki caddelerden bir tanesindeki bir mekanda (sahibi Türk'tü) kahvaltı yaptık ve tekrar dolaşmaya başladık. Occupy Hareketi Hamburg'da.
Occupy Hamburg
Hamburg'un gece hayatı mekanı olan St. Pauli'ye gündüz vakti gidelim dedik. Çocuklar uygunsuz şeyler görmesin diye yolun diğer tarafından yürüdük. Yerler bira şişesi kırığı ve biranın insan vücudundan çıkmış haliyle leş gibiydi. Hamburg'un red-light caddesi olan Reeperbahn Strasse'de asıl aradığımız yer ise Beatles Platz'dı.
The Beatles ilk yurt dışı turnesini Ağustos 1960'da Hamburg'a yapmış. Bunun anısına Reeperbahn Strasse'de dört Beatles elemanının  heykelleri dikilmiş. Aynı cadde üzerinde, yakınlarda bir yerde Beatlemania Hamburg Müzesi'de var. Kızım George Harrison, Sal John Lennon ve oğlum Ringo Starr oldu. Dördümüzün fotoğrafını çektirecek kimse bulamadığımız için Paul boş kaldı. Orası benim yerim.
Ben açıkçası heykelleri görünce hayal kırıklığına uğradım. Gece olduğunda yerdeki ışıklandırma ile daha ilginç olabilir belki. Gündüz zamanı burada sadece geceyi uyku tulumunda geçirmiş evsizler vardı.Hamburg
Reeperbahn Caddesi'nde dinlenmek için harika bir yer bulduk. Güzel müzikler çalıyordu. Kendimizi şehrin ortasında beach clubda gibi hissettik.
Hamburg 
Burada keyifli dakikalar geçirdik. Yüzlerce fotoğraf ve güzel anılarla birlikte akşam üzeri uçağı ile evimize geri döndük.
Hamburg 
Sonraki gezimiz Norveç ve Stockholm'e olacak.
En kısa zamanda görüşmek dileği ile...